Glokom (Göz Tansiyonu)

Halk arasında Göz Tansiyonu olarak bilinen glokom, göz içi basıncının görme sinirini incelterek hasara uğratmasıdır. Buna bağlı olarak kişinin görme alanı yavaş yavaş daralır. Glokom, hastalığın en son aşamasın da kendini fark ettiren sinsi bir hastalıktır. Geç fark edildiğinde görme sinirinde onarılması mümkün olmayan ciddi hasarlara yol açabilmektedir. Bu nedenle glokomda erken tanı yaşamsal önemdedir.

Glokom Belirtileri Nelerdir?

• Sık olmamakla birlikte bulanık görme
• Gece görüşünde ışık yansımalı görüş
• Televizyon izlerken göz etrafında ağrı
• Baş ağrısı

Glokom Kimlerde Görülür?

• Yüksek miyop hastaları
• Yüksek Hipermetrop hastaları
• Değişken kan basıncı olan hastalar
• Ciddi göz yaralanmaları göz içi basıncının artmasına sebep olabilir.
• Bazı göz cerrahileri sonucu da göz içi basıncı yükselebilir.
• Uzun süreli kortizon kullanımı glokom gelişimine sebep olabilir.
• Şeker ve guatr hastalarında glokom gelişme riski daha fazladır.
• 35 yaş üstü kişiler
• Migren hastalarında
• Kansızlık ve ani gelişen şok
• Genlere dayalı ailede glokom geçmişi olan kişilerde

Bu özelliklere sahip kişilerin, erken tanı ile göz sinirindeki oluşabilecek hasarın önlenmesi düzenli göz muayenesi gerçekleşebilir.

Glokom Hastalığı Tedavisi Nasıl Yapılır?

1. İlaç Tedavisi: Göz tansiyonu, gözdeki sıvının üretimini kısarak veya bu sıvının çıkışını arttırarak düşürülür. Bu iki yöntem içinde kullanılacak ilaçlar mevcuttur. Bu ilaçlar gün boyu belirli aralıklarda alınan yaşam boyu kullanılması gereken ilaçlardır. İlaç tedavisine rağmen gözdeki basınç düşmüyor ise uygulanacak tedavi yöntemi cerrahidir.

2. Cerrahi Tedavi: Göz içindeki sıvının göz dışına aktarımı sağlanır. Ameliyat sonrası çoğunlukla göz tansiyonu ortadan kalmaktadır.

3. Lazer Tedavisi: Göz tansiyonu tedavisinde lazer ilk aşamasa diğer gözün glokom krizine girmesinin engellenmesinde kullanılır. Uygulama noktası hastanın göz tansiyonunun hangi çeşitte olduğuna bağlı olarak farklılık göstermektedir. Müdahale süresi yaklaşık 10-15 dakikadır. Hasta oturur haldeyken uygulama yapılır. Uygulama sonrası hasta, rutin günlük yaşantısına devam edebilir.